Trendyol’un Instagram hesabı üzerinden her Perşembe akşamı canlı gerçekleşen ‘Mert Vidinli’yle Sıkıştıran Sorular’ programının bu haftaki konuğu Pınar Altuğ Atacan oldu
Trendyol’un Instagram hesabı üzerinden her Perşembe akşamı canlı gerçekleşen ‘Mert Vidinli’yle Sıkıştıran Sorular’ programının bu haftaki konuğu Pınar Altuğ Atacan oldu. Altuğ, aile yaşantısından ve yakın dönem iş birliği planlarından bahsetti.
Her Perşembe Trendyol Instagram hesabı üzerinden ünlü isimlerin konuk olduğu ‘Mert Vidinli’yle Sıkıştıran Sorular’ programının bu haftaki konuğu oyuncu Pınar Altuğ Atacan oldu. Altuğ, aile yaşantısından ve yakın dönem olabilecek iş birliği planlarından bahsetti.
‘Ailecek doğaya aşığız’
Altuğ, ailecek doğada vakit geçirmeyi çok sevdiklerini bu yüzden bir karavan aldıklarından bahsederek “Biz ailecek doğaya çok aşığız. Halihazırda da İstanbul’da şehir dışında bir köye yakın yaşıyoruz. Tabi mesleğim sebebiyle her gün şehre gidip geliyorum. İşimi yaptığım süre dışında şehirden uzaklaşarak doğaya kaçmak bana ve aileme çok iyi geliyor. Yazları da denizde yaşıyoruz. Geçen sene pandemiyle birlikte kendimizi daha da doğaya atma isteği oluştu içimizde ve bu heyecanla bir karavan sevdasına tutulduk. Geçen sene Şubat ayında bir karavanımız oldu. Bu sene çok yağışlı bir sene olduğundan karavanla çok gezemedik. Ülkemiz ve dünyamız için kuraklık tehlikesinin önüne geçmek için yağışlar çok önemli ama karavan yaşantısı için eğlenceli değil tabi… Çünkü yağış olduğunda karavan zevk olmaktan çıkıp doğa ile savaşa dönüşüyor ve doğa ile savaşı hiçbir zaman kazanmak mümkün değil. Arkadaşlarımızı da ikna ettik ve onlar da karavan aldı. 4 karavan ve yakın arkadaş grubu olarak gezmek çok eğlenceli” dedi.
‘Mini etekleri içine alan bir koleksiyon yapabilirim’
Altuğ “Giyim koleksiyonu ya da bu konuda iş birliği yapmayı düşündün mü?” sorusuna, “Ben kendime has bir tarzım olduğunu düşünüyorum. Modayı çok takip edebilen biri değilim. Moda, her sene bir çizgi çiziyor ve mağazaların hepsinde o çizgi oluyor. Ben o çizgiler içinde kendime uyanı alıp uyarlıyorum ve mini etek bunların arasında en vazgeçilmezim. Mini etekle kombin yaptığım zaman kendimi çok iyi hissediyorum. Dolayısıyla giyinmek kolaylaşıyor. Ben uzun vakitler harcayan biri değilim giyinmeye. İş birliği kısmına gelince de yavaş yavaş yeşil ışık yakıyorum. Başka iş birliklerim oldu. Geçen sene çok güzel bir güneş gözlüğü koleksiyonu yaptım. Zaten bir mücevher koleksiyonum var. Zannediyorum bu mini etekleri de içine alan bir çalışmam olacak yakında” şeklinde cevap verdi
‘Yaşadığım her anı ‘ben’ olarak yaşamayı tercih ediyorum’
Yıllardır sektörde en göz önünde olan isimlerden birisi olmasına rağmen nasıl değişmeden aynı doğallıkta kalabildiği sorusuna Pınar Altuğ Atacan, “Ben tam 30 yıldır bu işin içindeyim. Büyüdüm… Eskiden bazı kurallar vardı, o kurallara uymak gerekiyordu. Mesela her zaman gülümsemek zorundasın, yüzün asla düşük olamaz… Ama hayır hayat öyle değil. Mutsuz olduğumuz, iyi hissetmediğimiz günler var. Omuzumuzda bir yük var ama bu bizim de bir insan olduğumuz gerçeğini değiştirmiyor. Evde kocamla da kavga edebilirim, sabah kızımla bir konuda tartışabilirim. Yolda giderken yandaki şoförle bile çatışabilirim ve bu çok insancıl. Ben insan olduğumu hatırladım ya da farkına vardım diyebilirim. Ben, benim. Gerçek yüzümün ortada olması sahte gülümsemelerden daha doğru geldi bana. Öbür türlü ben, ben olmaktan çıkıyorum. Hayat başkaları için yaşanamaz. Giden bir dakika bile geri gelmiyor. Beş dakika önceye dönemiyoruz. Dolayısıyla yaşadığım her anı ben olarak ve değerek yaşamayı tercih ediyorum” diye cevap verdi.
‘Ekran karşısında yemek yapmayı çok seviyorum’
Yemek programı yapma planı olup olmadığı sorusuna Altuğ “Ben ekranda yemek yapmayı çok seviyorum. Bu benim için 98’de başlayan çok eski bir serüven. Mutfağı ve mutfakta olmayı çok seviyorum. Kameralı ya da kamerasız mutfak benim kendimi iyi hissettiğim bir yer. Bu kadar mutlu olduğun bir şeyi işe dönüştürmek de çok büyük bir şans. Dolayısıyla benim kendimi iyi hissettiğimi gören kişilerle yolum bir şekilde kesişiyor ve işe dönüşüyor. Yavaş yavaş televizyona göz kırpıyorum. Mutlu olacağım, içine kendimi yakıştıracağım bir proje olduğu an orada olacağım. Çünkü ben o küçük kutu içinde olmayı çok seviyorum” dedi.
‘Yağmur’un benimle geçinmeye gönlü var’
Eşi ile arasındaki yaş farkının sürekli gündemde olmasına rağmen mutlu evliliği hakkında konuşan Pınar Altuğ Atacan “Birincisi bu aşk birilerine gösteri olsun ya da birilerine bir şeyi kanıtlama kafasıyla başlamadı. Birbirimizi tanıdık, beraber vakit geçirmekten keyif aldık o arada birbirimizi sevdik aşık olduk ve evlenip bir aile kurma kararı aldık. Buralara kadar geldik. Çok şanslıyız ki bu evlilik güzel bir kız çocuğu ile taçlandı. Su Bebek oldu bir genç kız. Biz Yağmur’la birlikte olmaktan ve ortak bir hayat sürmekten çok mutluyuz. Evimizin içinde biz ünlü değiliz, anne baba ve çocuk olarak bir çekirdek aileyiz. Birbirimize saygımız ve tanıdığımız alanlar var. Ben hep söylüyorum adamın benimle geçinmeye gönlü var. Benim de onunla geçinmeye gönlüm var tabi. Hiçbirimiz dört dörtlük değiliz. İkili ilişkiyi sürdürmek istiyorsan ve geçinmeye gönlün varsa bazı şeyleri tolere edebiliyorsun. Hiç geçinmeye gönlün yoksa ‘Neden gözünün üstünde kaşın var’ diyerek sorun çıkarıyorsun. Bizim çok ortak noktamız da var. Doğayı seviyoruz, denizi seviyoruz, deneyimlere açığız. İkimizde birbirimizin fikirlerine saygılıyız. Fikirlerimizi kestirip atmıyoruz. Dolayısıyla evde sürekli yeni deneyimler için yeni fikirler ortaya çıkıyor” dedi.
‘Akşam 5’te yemeye başlıyorum’
Fiziğini düzenli beslenmeye ve spora borçlu olduğunu dile getiren Altuğ, “Nasıl bu kadar sağlıklı ve fit gözüküyorsun?” sorusuna ise, “Ben akşamüstü 5’e kadar hiçbir şey yemiyorum. 5’ten sonra yemeye başlıyorum. Aralıklı orucu tersten uyguluyorum yani. İki öğün gibi olmuyor tabi ama ben çok obur bir insanım, geçerken bile çöplenirim. O da alt alta yazdığında ciddi bir miktar ediyor. 5’e kadar hiçbir şey yemiyorum dediğinde günün yarısında bu muzur yemeleri yapamıyorsun ve yarıya düşüyor. Aksi takdirde ailemle yemek yiyemem. Biz sadece akşam yemeklerinde aynı sofradayız. Su okula, Yağmur işe, ben işe derken ancak akşam yemeklerinde denk geliyoruz. Eğer ben 5’te yemek yemeyi kesersem onlarla yemek yiyemem. Dışarda buluştuğunda bile öğle yemeğinde kahve içmeyi tercih edersen sorun olmuyor ama akşam yemeğinde kahve içeceğim dersen bu rahatsız eden bir tavır oluyor. Aslında işin sırrı çok spor. Haftada 5 gün spor yapıyorum” şeklinde cevap verdi.
ARTUKLU HABER AJANSI-MAGAZİN SERVİSİ
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01