Ziya Gündüz
Giriş
31 Mart günü saat 10 uçağıyla İstanbul’dan Almanya’nın Köln şehrine yolculuğum başladı. Köln’e vardığımda gece yarısıydı. Telefonuma gelen mesajda Sayın Binalı Yıldırım’ın belediye başkanlığını kazandığı yazıyordu. Arkadaşlar beni havaalanından alıp kalacağım yere doğru gittik. Eve geçtiğimizde haberlere göz attım. Ak Parti İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkan adayı Sayın Binali Yıldırım’ın seçimi önde götürdüğü ekranlarda yazılıydı. Gece o şekilde bitti. Sabahleyin tekrar baktığımızda işin değiştiğini gördük. Böylelikle Türkiye’nin gündemini hem Avrupa’dan takip ettim hem de Avrupalılarla konuşma fırsatı buldum.
Köln’den sonra Hollanda’ya geçtik. Bu Hollanda’ya ikinci gelişim oldu. Bundan sonra Hollanda ve başka Avrupa ülkelerine sık sık gideceğim inşallah. Bu vesileyle önce Hollanda’dan daha sonra gittiğim diğer Avrupa ülkelerinden söz etmek istiyorum.
Hollanda su üzerine kurulmuş çok küçük bir Avrupa ülkesidir. Hollandalıların çok sıcak kanlı olduğunu Hollanda’ya giden herkes söyler. Hollandalılar turistleri çok severler. Tanısınlar tanımasınlar muhataplarına mutlaka selam verirler. Yardıma ihtiyaç olduğunda tereddütsüz yardım ederler. İşlerini büyük bir titizlikle yaparlar.
Hollanda Şehirleri
Hollanda şehirleriyle en düzenli ülkedir. Hollanda caddeleri sokakları oldukça nezihtir. Şehir mimarileri oldukça iyidir. Şehirlerin hepsi planlıdır. Şehirde dolaştığınızda yorulduğunuzu fark etmezsiniz. Hollanda da kimin hangi partiye oy verdiği çok da önemli değildir. Bunun içinde Hollanda’da seçimleri çok rahat geçer. Çünkü hangi parti gelirse gelsin, belirli bir düzen içinde ülkeyi yönetir. Yerel yönetimleri de öyledir. Örneğin bir belediye başkanı sıradan bir vatandaş gibi sokaklarda caddelerde gezebilir. Bazı belediye başkanları bisikletle belediye binasına giderler. Bence bu sistemin her yerde yer alması gerekiyor. Seçilenler, seçenlerden üstün olamazlar! Ne yazık ki Türkiye’de bu böyle değil. Seçilenler hangi partide olursa olun külhanbeyi gibi yaşar dolaşır, seçenler ise daima ezilir ve yaşamla boğuşurlar.
Avrupa Basınında Türkiye Yerel Seçimleri
Avrupa gazetelerinin birçoğunda Türkiye’nin 31 Mart yerel seçimlerini gündeme aldığını söylemek mümkün. Avrupa medyası seçimleri şöyle okudu: “Türkiye’de Erdoğan’ın partisi seçilerde birinci parti oldu, ama büyük şehirleri kaybetti”
Türkiye ile ilgili Avrupalılarla yaptığım söyleşilerde sohbetlerde genelde Başkan Erdoğan’ın siyasetini eleştiriyorlardı. Başkan Erdoğan’ın siyaset dilini biraz yumuşatması gerektiğini söylüyorlardı. Dünya siyasetinden söz ettiğimizde genelde Ülkelerin halklarının birbirlerini sevmesi gerektiğini, devlet başkanlarının siyasi sürtüşmelerinden etkilenmemesi gerektiğine dair hem fikirdik.
Hollanda Ekonomisi
Hollanda tarımıyla meşhur bir ülkedir. Tarımda oldukça ilerdeler. Hollanda dünyanın önemli 3 tarım ülkesinden biridir. Peynir üretiminde dünyada genelinde oldukça iddialıdır. Ürettikleri peynirler bir dünya markasıdır. Bundan hareketle diyebiliriz ki, Hollanda gelirinin 80’i tarım ve hayvancılıktan elde ediyor.
Sonuç
Hollanda’da Eğitim, teknoloji ve bilime, yani insana yatırımı ön planda tutuyorlar. Her Hollandalının evinde iki araba yok, bunun yerine herkesin iki üç bisikleti var. Halkın çoğunluğu genelde işe bisikletle gidip geliyor. Bisiklet kullanımı oldukça fazla.
Kısacası Avrupa ülkeleri içinde mutlaka görülmesi ve yaşanması gereken bir ülkedir, Hollanda…
15 günlük Avrupa seyahatimizin dönüşü yine Almanya’nın Köln şehrinden oldu.
Selam ve baki muhabbet ile…
ARTUKLU HABER AJANSI-ZİYA GÜNDÜZ