Siber Güvenlik İhlallerinin Yüzde 74’ü İnsan Hatasından Kaynaklanıyor

Dijital savunma hattında en zayıf halka olan insan faktörünü güçlendiren siber güvenlik eğitimi, kuruluşlar için kritik önem taşıyor

Teknoloji 15.05.2025 16:15:00 0
Siber Güvenlik İhlallerinin Yüzde 74’ü   İnsan Hatasından Kaynaklanıyor

 

Dijital savunma hattında en zayıf halka olan insan faktörünü güçlendiren siber güvenlik eğitimi, kuruluşlar için kritik önem taşıyor. Araştırmalara göre veri ihlallerinin %74'ü sosyal mühendislik, hatalar veya kötüye kullanım yoluyla bir insan hatası içeriyor. Siber güvenliğin yalnızca savunma mekanizmasından ibaret olmadığını, kurumun güvenilirliğini, itibarını ve rekabet avantajını koruyan stratejik bir bütünlük olduğunu belirten WatchGuard Türkiye, Yunanistan ve MEA Bölge Müdürü Yusuf Evmez, kuruluşlarda güçlü bir siber güvenlik kültürü oluşturmanın 5 yolunu sıralıyor.

 

Kuruluşların dijital varlıklarını ve paydaşlarının bilgilerini koruyan bir siber güvenlik stratejisi geliştirmesi günümüzde zorunlu bir ihtiyaç haline geldi. Teknolojik çözümler her ne kadar gelişmiş olsa da insan kaynaklı güvenlik açıkları işletmeler için başlıca bir tehdit olmaya devam ediyor. Araştırmalar, veri ihlallerinin %74’ünün sosyal mühendislik, hatalar veya kötüye kullanım gibi insan unsurlarını içerdiğini ortaya koyuyor. Farklı bir araştırma ise çalışanların %43'ünün siber güvenliği tehlikeye atan hatalar yaptığını tespit etti. Çalışanların bu tür hataları genellikle yorgun oldukları, acele ettikleri ya da mevcut riski anlamadıkları için gerçekleştirdiğini ifade eden WatchGuard Türkiye, Yunanistan ve MEA Bölge Müdürü Yusuf Evmez, kuruluşlarda güçlü bir siber güvenlik kültürü oluşturmanın 5 yolunu sıralıyor.

 

1. Tehditlere karşı farkındalık geliştirilmeli. Kuruluşlarda güçlü bir siber güvenlik kültürü inşa etmenin temelini farkındalık oluşturuyor. Çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA), kimlik avı dolandırıcılığı veya parola yöneticileri gibi konular çoğu zaman basit gibi görünse de çalışanların saldırganlar gibi düşünmeleri beklenmemelidir. Bu nedenle kuruluşların, güvenlik eğitimlerini daha etkili hale getirmek için gerçekçi kimlik avı simülasyonları, departmanlara özel güvenlik senaryoları, kısa ve kolay tüketilebilen mikro öğrenme modülleri ve etkileşimli programlar sunması önem taşıyor.

 

2. Siber tehditlerin etkileri günlük hayatta örneklerle açıklanmalı. Çalışanları tehditlerin boyutuyla ilgili korkutmak kısa vadede işe yarasa da bu yöntem zamanla etkisini kaybediyor. Bu noktada güvenliği, sadece potansiyel tehlikelerle ilişkilendirmek yerine iş süreçleriyle ve kurumun genel hedefleriyle bağlantılı şekilde anlatmak daha etkili bir yöntemdir. Böylece güvenlik, teknik bir zorunluluğun yanı sıra organizasyonel başarıya katkı sağlayan ortak bir sorumluluk haline geliyor. Bu yaklaşım, çalışanların güvenlik önlemlerine daha ilgili ve istekli şekilde katılım göstermelerine destek sağlıyor.

 

3. Günlük savunucularınızı etkinleştirin. Siber güvenlik savunması, yalnızca BT ya da SOC ekiplerinin görevi olmamalıdır. Pazarlama, finans veya operasyon ekiplerinden biri, gelen bir bağlantıya tıklamadan önce “Bunu açmalı mıyım?” diye sorduğunda aslında kuruluşun gerçek koruyucularından biri haline gelir. Bu tür bilinçli çalışanların desteklenmesi için kurum içinde hafif ama etkili bir güvenlik destek programı oluşturulabilir. Bu program, BT ekipleriyle düzenli aylık buluşmaları, yeni araç ve süreçlerin ön izlemelerini, şüpheli faaliyetlerin bildirilmesini teşvik eden uygulamaları içerebilir.

 

4. Güvenliği yaşayan bir yapı haline getirin. Siber güvenlik kültürü, değişen tehdit ortamına göre sürekli güncellenen esnek uygulamalarla gelişir. Bu nedenle uzun ve detaylı PDF dokümanlar yerine çevik, kullanıcı dostu yaklaşımlar tercih edilmelidir. Eğitim içerikleri en az üç ayda bir gözden geçirilmeli, erişim yetkileri ve izinler düzenli olarak kontrol edilmeli, çalışanlardan da neyin işe yarayıp yaramadığına dair sürekli geri bildirim alınmalıdır. Çalışanlar, güvenlik uygulamalarının birlikte geliştiğini gördüğünde, bu sürece daha fazla katılım gösterir.

 

5. Kültür oluşmadan güvenlik sürdürülemez. Dünyanın en iyi teknolojik güvenlik çözümlerine sahip olmak bile çalışanlar güvenliği sahiplenmediğinde kuruluşu tehditlere karşı savunmasız bırakır. Bu süreç doğru değerleri benimsemek, çalışanlar arasında güveni güçlendirmek ve ortak hedefleri birlikte korumak anlamına gelir. Kurum içinde açık iletişim, sürekli eğitim ve çalışanların katkılarını değerli hissettikleri bir ortam yaratıldığında, güvenlik içselleştirilir ve kurumun günlük işleyişinin doğal bir parçası haline gelir.


ARTUKLU HABER AJANSI

22.9° / 10°
  • BIST 100

    9541,3%-1,65
  • DOLAR

    38,69% -0,18
  • EURO

    43,39% 0,12
  • GRAM ALTIN

    4011,40% 1,28
  • Ç. ALTIN

    6475,39% 0,26