SİM SIRMA SANATINI GELECEĞE TAŞIMAYI MİSYON EDİNDİ

Türkiye`nin Sim Sırma sanatının önemli isimlerinden TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Eğitim Görevlisi Arzu Lal açtığı kurslar ve düzenlediği sergilerle Sim sırma sanatını gelecek nesillere aktarmak,sevdirmek ve yok olmaya yüz tutmuş b

Kültür ve Sanat 30.09.2015 12:26:48 0
SİM SIRMA SANATINI GELECEĞE TAŞIMAYI MİSYON EDİNDİ

Türkiye'nin Sim Sırma sanatının önemli isimlerinden TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Eğitim Görevlisi Arzu Lal açtığı kurslar ve düzenlediği sergilerle Sim sırma sanatını gelecek nesillere aktarmak,sevdirmek ve yok olmaya yüz tutmuş bu sanatın gelecek nesillere aktarılması için  büyük çaba harcıyor.

 

Sim Sırma sanatının Selçuklu dönemine kadar dayanan Dulkadiroğulları Beyliği’ne dayandığını ve ne yazık ki kaybolmaya yüz tutan bir el sanatı olduğuna dikkat çeken Lal, “Geleneksel el sanatımızı yaymak yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak üzere İzmir il Kültür ve Turizm Müdürlüğünün büyük  desteği ile çalışmalarımız devam ediyor. Benim amacım kadınlarımızı bu konuda eğitmek ve İzmir ili genelinde bundan sonra eğitim yapabilecek kalitede adaylar yetiştirebilmek, bu sanatımızı yaşatmak ve gelecek  nesillere bu  önemli sanatımızı aktarabilmek” dedi.

 

TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Eğitim Görevlisi Arzu Lal tarafından verilen Sim Sırma Sanatı kurslarına katılan Bayanlar 2 aylık kurslarda sim sırma işleme sanatını öğrenerek ,ürettikleri eserleri Eğitmenleri Arzu Lal Önderliğinde düzenledikleri sergilerle ,bu sanatın gelecek nesillere aktarılmasında önemli görev üstleniyorlar.
İzmir Ticaret Odasında  28 Eylül / 2 Ekim 2015 tarihleri arasında açılan  ve büyük ilgi gören "Gelenekten Geleceğe Sim Sırma Sanatı" Sergisi  ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor,Sanatçı Arzu lal "Geleneği özgün tasarımlarla geleceğe taşıyoruz...
Kaybolmaya yüz tutmuş Geleneksel El Sanatlarımızı yaymak,yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak üzere özümüze bağlı kalarak özgün tasarımlarla geleneği geleceğe taşıyoruz...50 yıl sonrasının kültür miraslarına imza atıyoruz..." Dedi.

 

SÎM SIRMA'nın Tarihi (Elde Maraş İşi)

Anadolu’da evlenen her genç kızın çeyizi büyük bir özenle hazırlanır. Yeni hayatında kullanacağı pek çok eşya annesinin, ablasının ve ailedeki diğer kadınların el emeği, göz nuruyla ortaya çıkarılır. Yorganlar, yatak örtüleri, seccadeler, masa örtüleri hep yeni gelinin sevdiklerinden izler taşır. Genç kızların çeyizinde böylesi değerli eşyaların yanında bir de yaşadıkları yörenin en değerli el işlemeleri bulunur. Osmanlı’dan bu yana çeyizlerdeki en nadide parçalar arasında her zaman sim sırma işleme ürünleri yer alır. Yaygın olarak Maraş işi olarak bilinen sim sırma işlemeciliği Anadolu’nun en eski el nakışlarından biri. Anlatıldığına göre Fatih Sultan Mehmet’e gelin giden Dulkadiroğlu Beyi’nin kızı Sıddi Mükrime Hatun’un çeyizleri arasında 40 katır yükü sırma işi bulunuyordu. Böylelikle ünü Dersaadet’e ulaşan sim sırma işlemeciliğininörnekleri daha sonraları Rumeli’ye kadar taşındı. Maraş işinin Arap Yarımadası’ndangeldiğine dair iddialar da var ancak sim sırma motifleri Anadolu’daki geleneksel nakış motiflerinden hiçbir farklılık göstermiyor. Osmanlı sarayında büyük ilgi gören bu işlemeler zaman içinde zengin bir çeyizin olmazsa olmazı haline gelir. Öyle ki bir dönem geline sırma işlemeli fes takma âdeti başlık parası kadar önem arzetmeye başlar. Bugün sim sırma denilince ilk akla gelen bindallı adı verilen nişan ve kına gecesine özel giysiler olsa da bu göz dolduran el nakışının kullanım alanı kıyafetlerle sınırlı değil.Maraş işi ilk zamanlarda Çukurova beylerinin binici takım ve başlıklarına gümüş sırmalarla işlenirmiş. Daha sonraları Maraş’ta, Antep ve Kilis’te erkeklerin kullandıkları fesleri süslediği biliniyor. 18. yüzyılda silah kılıflarında, palaskalarda, kemer ve erkek yeleklerinde de sim sırma işlemelere rastlamak mümkün.Ancak çeyiz olarak değer bulmaya başladığında yastık ve perdelere, yatak örtüsü, sedir örtüsü, seccade, bohça ve gelinliklere de sim sırma işlemeler yapılmaya başlanmış. Osmanlı hat sanatında da kendine yer bulmuş Maraş işi. Sim-sırma ile işlenen hat levhaları geçmişten bugüne taşınan en değerli miraslar arasında. Günümüzde kadın giyim eşyaları, sabahlık, gece kıyafetleri, çanta, masa örtüleri, bayan ayakkabıları, terlik, küpe, broş, seccade, Kuran-ı Kerim mahfazası, gözlük kılıfı, para kesesi, yatak örtüsü ve oda takımı gibi eşyaları süsleyen Maraş işi erkek giysileri arasında da Maraş abası, palaska, cepken, şalvar ve zıbınlara işleniyor.
EN MEŞAKKATLİ EL NAKIŞI
Maraş işinin işleme tekniği, araç ve gereçleri diğer işlemelerden oldukça farklı. Sim sırma için kullanılan araç, gereçler de iplik ve iğneden ibaret değil. Tezgâh (Cülde), makaralık, askı, makat, biz, möhlüke (keski), sim, sırma, çamaşır ipeği, balmumu, çiriş, solüsyon, uhu, tırtıl, kurt, kumaş, astar kumaş, nakış ipliği, beyaz karton, gri karton, çimento kâğıdı (graft kâğıdı), sarı karton, beyaz sabun, çeşitli pul ve boncuklar, silgi, çıkrık ve çekiç sim sırma yapabilmek için ihtiyaç duyulan malzemeler. Yüzü ve tersi birbirinden farklı ve tek yüzlü bir işleme olan sim sırma sire saten, kadife, organze, şifon ve çeşitli ipekli kumaşlar üzerine uygulanabiliyor. İnce kumaşlar üzerine işlenirken altı organze veya astarlı kumaşlarla destekleniyor. Tezgâha sıkıştırılan kumaş, Maraş işi yapıldıktan sonra bir dizi teknik işlemden geçiriliyor. Kabartma kartonu hazırlama, Maraş işinin pesent iğnesini yapma, Maraş işinin verev pesent iğnesini yapma, Maraş işinin hasır iğnesini yapma şeklinde adlandırılan özel teknikler tamamlandığındasim sırma da bütün albenisiyle ortaya çıkar. Maraş işi sarı ve gümüş rengi sırma, sim ile işlendiği gibi motiflerin tamamı veya bir kısmı koton ve ipliklerle de işlenir. Maraş işinin bir özelliği de nakış işlenirken alt ipliğin üstten, üst ipliğin alttan görünmemesidir.Kahramanmaraş’ın en önemli kültürel değerlerinden biri olan ve şehrin adıyla anılan sim sırma bazen eski zamanlara ait bir güzellik gibi hatırlansa da yeni kullanım alanları ve tasarımlarla bundan sonra da estetik bir el sanatı olarak varlığını sürdürmeye devam edecek gibi görünüyor.
NASIL YAPILIYOR?
Hazırlanan desen kâğıtları seçilen kumaşa teyellenerek sim sırmaya başlanıyor. Ardından desen oyma işlemi uygulanıyor ve desen kumaşa yapıştırılarak sim sarma işlemeye hazırlanmış oluyor.
BAZI TEKNİKLER
Mukavva işi, bastırma işi, dival işi gibi adlandırmaları olsa da sim sırma ve Maraş işi en çok bilinen isimleri.
GEÇMİŞİ
Selçuklulardan bu yana yapılagelen sim sırma işçiliği Dulkadiroğulları Beyliği’nden Osmanlı Sarayı’na gelin giden Emine Hatun ve Sıddi Mükrime Hatun’un çeyizleriyle İstanbul’a getirilir.

 

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI

 

 

 


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor