Suriye’de savaşın başladığı 2011 yılından bu yana yaklaşık 80 bin Türkmen hayatını kaybederken, topraklarını terk etmeyen Türkmenler, Türkiye’den kendilerine verdiği desteği sürdürmesini istiyor. Türkmen Dağı (Bayır-Bucak) Tugay Komutanı Albay Ahmet Arnavut, Türkmen soykırımına sessiz kalan BM’in Suriye’de savaşın sona ermesi için bugüne kadar hiçbir somut adım atmadığını söyledi. Türkmen Dağı (Bayır-Bucak) Tugay Komutanı Albay Ahmet Arnavut,Nevşehir’de düzenlediği basın toplantısında, halen savaşın sürdüğü Suriye’de yaşanan son gelişmeleri anlattı. Savaş öncesinde Suriye’de 3,5 milyon Türkmen nüfusun yaşadığını kaydeden Arnavut, savaş ile birlikte Türkmen nüfusun ciddi kayıplar verdiğini ifade etti. Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı Laskiye kırsalının Esad askerleri tarafından kuşatıldığını ve bu bölgedeki Türkmenlerin çok büyük sıkıntılar çektiğini söyleyen Arnavut, “Şu anda Türkmenlerin köylerindeki evlerin yüzde 95’i zarar görmüş durumda. Bir çoğu yıkıldı bir çoğu ise kapısız ve penceresiz. Sürekli olarak köylerimiz Esad askerleri tarafından uçaklarla bombalanıyor. Bunun yanında camilerimiz ve okullarımız kullanılamaz halde. Ormanlarımız ve tarım arazilerimizin ise büyük bölümü yandı. Yaklaşık 4 yıldır ise köylerimizde elektriğimiz yok. Gerçekten çok zor durumda yaşam mücadelesi veriyoruz” dedi. Esad askerlerinin modern silahlarına karşı ellerindeki kısıtlı imkanlarla savaştıklarını belirten Arnavut, Türkmenlerin kanlarının son damlasına kadar topraklarını terk etmemekte kararlı olduklarını vurguladı. Esad rejiminin en büyük hedeflerinden bir tanesinin Türkmen nüfusunu yok etmek olduğunu söyleyen Arnavut, “Her gün çatışma var. Bazı günler saatlerce uçaklardan bombalar başımıza yağıyor. Bizler elimizden geldiğince direnmeye çalışıyoruz. Topraklarımızı savunmak, kadınlarımızı ve çocuklarımızı korumak için bu güne kadar binlerce şehit verdik ve vermeye de devam edeceğiz” diye konuştu. Savaşın başladığı ilk günden itibaren Türkiye’nin Suriye’deki Müslümanlara ve Türkmenlere yardım elini uzattığını belirten Arnavut, bu insani yardımların sürmesini istedi. Türkiye dışındaki diğer İslam ülkelerinin kendilerini yalnız bıraktığını ifade eden Arnavut, BM’in ise adeta savaşın sürmesini ister bir durumda olduğunu söyledi. Arnavut, “Yıllardır Suriye’de binlerce masum insan tüm dünyanın gözleri önünde ölüyor. Ölenlerin büyük bölümü masum çocuklar ve kadınlar. Buna karşın Avrupa devletleri kör ve dilsiz. Onlar bir yandan barış masalları anlatırken bir yandan Esad güçlerine silah satmayı sürdürüyorlar. BM ise savaşı sona erdirmek, masum insanları korumak için tek bir adım atmıyor. Esad’a karşı sesini yükselten tek lider Recep Tayyip Erdoğan oldu. Bizler Türk hükümetine ve Türk halkına minnettarız” dedi. Suriye’nin Halep kentine bağlı Karakozak Köyü sınırları içerisinde bulunan, Türkiye’nin kendi sınırları dışında sahip olduğu tek toprak parçası olan Süleyman Şah Türbesi’nin Fırat nehri kıyısındaki Suriye Eşme’sine nakledilmesini de değerlendiren Arnavut, türbenin yeni yerinin oldukça stratejik bir konumda olduğunu ifade etti. Türbenin Türkmenlere yakın bir alana taşınmasını memnuniyetle karşıladıklarını söyleyen Arnavut, “Burası Türkmen köylerine yakın bir bölge. Esad destekçisi güçlerin Bayır-Bucak bölgesine ve Suriye’nin batısına ilerlemelerinin önü de kesilmiş oldu. Türbenin taşınması bölgedeki mazlumları memnun ederken Esad ve ona yakın olan güçleri tedirgin etti” diye konuştu.