Ülkemizde taksi ve dolmuş plaka fiyatları dudak uçuklatacak düzeyde. Bu plakalar neredeyse iki, üç gayrimenkul bedeli kadar yüksek değerlerde olmasına rağmen, ağır koşullarda çalışan taksi ve dolmuş sürücüleri, uluslararası çalışma standart ve kurallarını ihlal eden şekilde, ağır mesailer altında ve denetimsiz çalışıyor. Bu da, bu alanda çalışanların hak kaybına uğramasına neden oluyor. Taksi ve dolmuş şoförlerinin çalışma koşulları ve sorunlarıyla ilgili olarak, Şenel Hukuk Bürosu Avukatlarından Serbay Kahraman’dan bilgi aldık.
İstanbul’da şu anda yaklaşık kayıtlı 18.000. taksi bulunmakta. Çift vardiya çalışılması durumunda en az 2 sürücü, hafta sonu çalışma durumunda ise 3 veya 4 sürücünün bir takside çalıştırılması söz konusu. Ancak bu sürücüler, sosyal güvenceden yoksun, çoğu zaman SGK bildirimleri dahi yapılmadan çalıştırılmaktalar. Denetim olmadığı ya da ayrıca sınava tabi tutulmadıkları için ehliyet sahibi herkes taksi sürücülüğü yapabilmekte.
Kazanç Çok Büyük
İstanbul’da bir taksi plakasının yaklaşık 1.700.000.TL civarı olduğu düşünülürse, sektörün ve kazancın ne derece büyük olduğu daha iyi anlaşılabilir. Ancak esas sorun bu gelir ve kazancın çok azının sürücülere yansıtılıyor olması. Özellikle büyük şehirlerde zor şartlarda saatlerce direksiyonda olan taksi ve dolmuş sürücüleri bu emeklerinin maddi karşılığını alamadıkları gibi kendilerinin can ve mal güvenlikleri dahi güvence altına alınmamakta.
Yargı nezdinde bütün bu istatistik ve rakamlara rağmen taksicilik hukuki niteleme olarak esnaflık sayılabilmektedir. Taksiciliği esnaflık olarak nitelendirilmesi ise sürücülerin İş Kanunu’nun kendilerinin lehine olacak hükümlerinden faydalanamaması anlamına gelmektedir. İş Kanunu’ndan yararlanamayan sürücüler, ispat şartları daha ağır olan “genel hükümlere” tabi tutulduklarından, hak kayıplarına uğramaktalar.
“Hukuki Boşluk Çok Fazla”
Konuyla ilgili bilgi aldığımız Şenel Hukuk Bürosu avukatlarından Serbay Kahraman, “Hem işin yapısı gereği yorucu olması hem de ağır koşullarda çalışılması nedeniyle, taksilerin karıştığı birçok kaza meydana gelmekte. Bu kazalarda zarar gören sürücüler, İş Hukuku’nun koruyucu hükümlerinden faydalanamama riski altındadırlar. Ayrıca sürücülere yapılan silahlı saldırı ve soygunlara karşı da tedbir alınmamaktadır. Sürücünün yaşamını kaybetmesi durumunda ise geride bıraktığı ailesi ve yakınlarını koruyacak sigorta hükümleri mevcut değildir.” diyen Avukat Serbay Kahraman, " 10.000.TL sermayeli bir limited şirketin ya da şahıs firmasının tek sigortalı çalışanı dahi İş Hukuku güvencelerinden faydalanırken, sadece plaka değeri yaklaşık 1.700.000. TL olan taksilerin çalışanlarının bu güvencelerden istifade edememesi büyük bir hukuk boşluğu olarak karşımıza çıkmaktadır." diye konuştu.
Plaka ve ruhsat sahiplerinin olduğu kadar taksi ve dolmuş sürücülerinin de mağdur olmayacağı, iş hukuku anlamındaki yasal düzenlemelerin bir an önce yapılmasının zaruri olduğunu ifade eden Serbay Kahraman, “Ülkemizin bir turizm ülkesi olduğu düşünüldüğünde, başıboşluğun ve düzensizliğin bütün ülkeye zarar verebileceğini söyleyebiliriz. Bu hususta dünyanın diğer metropollerindeki örneklerden faydalanıp bir düzenleme yapılabilir.” dedi.
ARTUKU HABER AJANSI