TBMM Başkanı Cemil Çiçek, bazı milletvekillerinin TBMM Genel Kurul`a başörtüsüyle girmesine ilişkin, "TBMM bugün kendi tarihine, tarihi kişiliğine ve vakarına yakışan bir müzakere gerçekleştirmiştir" dedi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, bazı milletvekillerinin TBMM Genel Kurul`a başörtüsüyle girmesine ilişkin, "TBMM bugün kendi tarihine, tarihi kişiliğine ve vakarına yakışan bir müzakere gerçekleştirmiştir" dedi.
Çiçek, Meclis`te konuya ilişkin gazetecilere yaptığı değerlendirmede, siyasi partilere, genel başkanlarına, parti ve grup yöneticilerine ve teker teker milletvekillerinin hepsine gösterdikleri demokratik olgunluk için teşekkür ettiğini ifade ederek, bu olayın Türkiye`de demokrasinin hangi noktaya geldiğinini en önemli göstergesi olduğunu söyledi.
Türkiye`nin her türlü meselesinin en evvel konuşulacağı, görüşüleceği ve çözüme kavuşacağı yerin TBMM olduğunu vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti:
"TBMM bugün kendi tarihine, tarihi kişiliğine ve vakarına yakışan bir müzakere gerçekleştirmiştir. İnanıyorum ki Türkiye bu anlayışla, bu yaklaşımla ve bu olgunlukla sorunları tartışırsa, konuşur ve müzakere ederse çözemeyeceğimiz hiçbir konu, hiçbir sorun da yoktur. Esasen milletimizin beklentisi de budur. Bu demokratik olgunluğun, toleransın ve hoşgörünün her vesileyle gösterilmesi ve bunun güzel örneklerini ortaya koyması siyasete güç verecektir. Siyaset kurumunun ve TBMM`nin itibarını daha artıracaktır, demokrasimizi de daha güçlü kılacaktır. İnanıyorum ki Türkiye`nin bu yöndeki çabaları ve gayretleri sadece bizim bakımızdan değil, dış dünyada da Türkiye`deki demokrasi bakımından çok güzel bir örnek oluşturacaktır. Bunun için katkı veren herkese teşekkür ediyorum.
Bugün demokratik olgunlukla ve hoşgörüyle tatlı bir şekilde sonuca bağladığımız bu konu, Türkiye`nin son 25-30 yılını hatta daha fazla bir zaman diliminde gündemde çoğu zaman birinci ve ikinci sıra olarak yer almıştır. Keşke bu olgunluğu çok daha önce gösterebilseydik. Bu konu tartışmalara, suçlamalara, gerginliklere ve bunların çok ötesinde de hak kayıplarına ve mağduriyetlere sebebiyet verdi. Olanlar olmuştur, bundan gerekli dersleri çıkarmamız lazım. Bu dersleri çıkarabilirsek bir daha sorunları bu kadar uzun süre ve mağduriyetlere sebebiyet verecek tarzda tartışmak durumunda kalmayız."
Çiçek, demokrasinin, "birlikte yaşamaya ve herkesin kimliklerini, kişiliklerini, özgürlüklerini ve tercihlerini açıkca ortaya koymasına imkan veren, farklı düşünenlerin de birbirlerine tahammül ve sabır göstererek birlikte yaşama iklimini gerçekleştiren" bir sistemin adı olduğunu anımsattı.
Herkese sorumluluk düştüğünü vurgulayan Çiçek, şunları kaydetti:
"Teker teker vatandaşlar olarak, devleti yöneten en üstteki insanlarımıza, yetkililerimize varıncaya kadar birbirimizin hukukuna, haklarına, özgürlüklerine, tercihlerine saygı gösterme noktasında daha sorumlu davranmalıyız. Eğer daha sorumlu davranır ve bu gerçeği kabul edersek bugün tartışma, ayrışma ve gerginlik konusu olan birçok şeyi de geride bırakırız. Onun için bugün TBMM`de partilerimizin, Meclis`in içinde bulunan, dışında bulunan, bugün hayatta olan olmayan pek çok kişinin bu sürecin içerisinde rolü oldu, katkısı oldu. İnşallah bundan sonra katkılarımızı, çabalarımızı daha olumlu noktalara yoğunlaştırırız. Daha uygarca tartışarak topluma da güven veririz. Bugün milletimiz açısından da hayırla anılacak, teşekkürle anılacak bir gündür diye düşünüyorum. Ben bu sebeple en başta tabii Meclis`te grubu bulunan partilerimiz olmak üzere yetkilileri dahil herkese teşekkür ediyorum. Geçmiş olsun. İnşallah bir daha bu sıkıntıları yaşamayız. Bir daha başkaca konularda da geçmiş olsun temennisinde bulunmaksızın suhuletle, sükunetle, uygarca bunları tartışarak bir sonuca bağlarız diye düşünüyorum."
Çiçek, gazetecilerin, sembolik olarak 28 Şubat`ın kapandığı gün yorumlarıyla ilgili bir soruya, şu yanıtı verdi:
"Bunu bizler yapamayız. Bu bağlamın dışına çıkarmayalım. Çünkü o türlü yaklaşımlar...Yani bu soruya verilecek cevap bile yeni ayrışmalara, yeni tartışmalara bırakır. Olan olmuştur, doğrusuyla, yanlışıyla. Bunu akademisyenler, araştırmacılar elbette buradan gerekli dersleri çıkarır ama böylesine önemli bir konuyu, önemli bir uzlaşıyı, önemli bir buluşmayı siyasetin o gerginliklerine tekrar kapı aralayacak bir noktaya siz de taşımayın. Yani bizim sorumluluğumuz olduğu kadar sizlerin de sorumluluğu var. Böylesine mutlu bir günde eleştirel bir yaklaşımda bulunmak istemedim ama 3 günden, 4 günden, 5 günden beri yayınlara bakarsanız bir derbi maçı sanki Meclis`te olacakmış gibi bir havada verdiniz. Bunlar doğru şeyler değil. Bunlar sorumlu davranmamız gerektiği günlerde işi farklı bir boyuta taşımayalım. Gerekenlerden ders çıkaralım. Bu bir hesaplaşma, bu bir kutuplaşma, bu birine bir cevap, birinden hesap sorma filan yaklaşımları geride bırakalım. En azından bugün şu an geride bırakalım. Bugün işin daha olumlu boyutlarını öne çıkarsak çok daha faydalı bir iş yapmış oluruz. Bu millet gereksiz, lüzumsuz tartışmalardan bıktı, usandı, yoruldu. Milletimizi daha fazla yormayalım."
Çiçek, Merve Kavakçı olayında Meclis`te olduğunun anımsatılarak, "İşin siyasi boyutundan ziyade duygusal boyutuyla neler hissediyorsunuz?" sorusu üzerine, "Bugün aklımızla düşünmemiz gereken bir gün, duygularımızla değil. Duygularımız geride kaldı. Olaylar yaşandığında duygularımızı koyduk" dedi.
Bugün sağduyu ve aklıselimle düşünme ve değerlendirme günü olduğunu vurgulayan Çiçek, "Duygularımızı bu işe karıştırmayalım. Çünkü siyaset akılla yapılan iş, duyguyla yapılan iş bana göre siyaset olmaz. Mademki siyasi kimliğimizle bu soruyu sordunuz. Ben de aklımın erdiği kısmıyla cevap verdim" şeklinde konuştu.
Açıklaması sırasında başka konularda da bu olgunluğa ulaşma temennisinde bulunduğunun belirtilmesi üzerine Çiçek, Türkiye`de başka bir sürü demokratik sorun ve sıkıntı bulunduğunu söyledi. Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gruplar adına yapılan konuşmalarda da zaman zaman bunlar gündeme getiriliyor. Salı günü toplantılarda gündeme getiriliyor. Bugün gündeme getirildi. Türkiye`nin birçok sorunu var. Bu sorunların bir kısmı iktidarla çözülür, bir kısmı uzlaşıyla çözülür. Sadece iktidar olmak yetmez. Mesela bir anayasa sorunumuz var. Anayasadan kaynaklanan birçok sorunumuz var. Bunları da `uzlaşarak çözeceğiz` dedik. Belki bugün konuştuğumuz konu kadar derin olmasa bile ya da ondan çok daha sıkıntılı başkaca konular var. Onların da bu üslupla, bu yol ve yöntemle çözülmesi emin olun milletimizi de rahatlatacaktır. Tabii milletin olgunluğu bizden daha erken ve daha önce. Bu işleri milletimiz kendisi çözdü. Biz de onun adına görev yapıyoruz. Milletin gerisine çok şükür bugün düşmedik. Onun için milletin gösterdiği olgunluğu ve uzlaşıyı biz her alanda göstermeliyiz. O zaman siyasetçilerle, siyaset kurumuyla milletimiz, halkımız daha barışık olur."
CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey`in pantolon sorunuyla ilgili bir gelişme olup olmayacağı sorusuna Çiçek, "İlk göreve başladığım günün belki 2., 3. günüydü. Meclis başkanvekilleri de partilerimiz tarafından belirlenmemişti. Bana bu konu geldiğinde, ben bu konuda hiçbir şey göstermeyeceğimi, anlayış göstereceğimi, girmesinde bir sakınca olmadığını bana konuyu getiren arkadaşımıza söylemiştim. Ben halen o noktadayım. Ama bu işleri de artık kişisel inisiyatiflere filan bırakmaya gerek yok. Bu anlayış hakim olursa onu çoktan çözeriz" yanıtını verdi.
"İçtüzük değişikliği olmadan nasıl olacak?" sorusu üzerine de Çiçek, "Sayın Pavey bakımından bir engel görmüyorum. Öbürü de varsa zaten şu an gündemde, komisyonun gündemine geri çekildi. Getirirler onu da böylece çıkarmış olurlar. Nitekim bir kısım şeyler İçtüzükte yok ama uzlaşmayla çözüldü. Mesela ne yok. Meclis Başkanvekili Sayın Akşener`in bugün giydiği kıyafet İçtüzükte yok. Ama çok da güzel bir kıyafet. Demek ki İçtüzüğün özünde de anlayış var, uzlaşma var. Uzlaşı olunca hukuk da ona karşı çıkmaz" dedi.
Çiçek, pantolonla yoklamaya giren milletvekili olduğunun hatırlatılması üzerine, "Bugünkü atmosfer farklı. Dün kabul etmediğinizi, dün itiraz ettiğinizi bugün anlayışla karşılayabiliyorsunuz" şeklinde konuştu.
ABDULLAH ORTAÇ-ANKARA
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55