YAZ AYLARINDA GEBELERE ÖNEMLİ TAVSİYELER

Özel Mersin Sistem Cerrahi Tıp Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Osman Gürsel Erkılıç, yaz aylarında gebelik ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Aşırı sıcak ve nemin özellikle gebeliğin son 3 ayında hamile kadınları olumsuz yönde etkilediğini belirten Erkılıç, “Astım, yüksek tansiyon ve kalp hastalığı gibi sıkıntıları bulunan gebeler hekiminin yakın gözetiminde olmalıdır” dedi.

Özel Mersin Sistem Cerrahi Tıp Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Osman Gürsel Erkılıç, yaz aylarında gebelik ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Aşırı sıcak ve nemin tüm insanları etkilediğine dikkat çeken Erkılıç, “Ama gebeliğin son üç ayında vücuda eklenmiş 10-15 kilo yük ile sağlıklı hamile kadınlar bile zor zamanlar yaşar. Altta yatan astım, yüksek tansiyon, kalp hastalığı bulunan gebeler zaten hekiminin yakın gözetiminde bulunmalıdır” uyarısında bulundu.

HAVUZA GİRMEYİN

Hamilelerin yazın havuza girmemesi gerektiğine de dikkat çeken Erkılıç, “Gebe kadınların havuzlara girmemesi gerektiği iyi bilinir ve ‘Denize girebilir miyim?’ sorusu sıkça sorulur. Denize girmenin anne ya da bebeğe doğrudan bir zararı yok. Sorun temiz olmayan bir bölgede girilmişse bulaşıcı hastalıklara ait risklerdir. Bu nedenle gebeliğin duyarlı dönemi olan ilk iki buçuk ay denize de girilmemesi tavsiye edilebilir. Endişe yalnızca bulaşıcı hastalıklar değil, bu hastalıkların tedavisi için kullanılacak ilaçların bebeğe ait olası etkileridir” dedi.

YİYECEK TÜKETİMİNE DİKKAT EDİLMELİ

Açıkta satılan veya tazeliğini kaybetmeye müsait olan yiyeceklerin yaz sıcaklarında çok hızlı bozulduğunu da söyleyen Erkılıç, bu besinlerin tüketiminde dikkatli olunması gerektiğini de söyledi, Erkılıç, “Gebelikte salgılanan bazı hormonlar güneş ışınlarına karşı cildin duyarlılığını arttırır. Özellikle yüz, karın ve memelerde kahverengi lekelenmelere neden olabilir. Çok sıcak havalarda dışarı çıkılırsa, yüze sürülen çok koruma faktörlü kremler veya şapka kullanımı ile bu lekelenmelerin oluşumuna karşı önleminizi alabilirsiniz. Güneşin zararlı ışınlarının etkilerini azaltan koruyucu kremleri kullanmak gebeliğe zarar vermez, kullanılmalıdır” diye konuştu.

11-15 ARASI DIŞARI ÇIKMAYIN

Tüm insanlar gibi gebelerin de özellikle 11.00-15.00 saatleri arasında dışarı çıkmaması gerektiğini de söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Osman Gürsel Erkılıç, “Sıcaklık artışları kan basıncının da artmasına neden olabilir, yada buna eğilim varsa ortaya çıkarabilir. Yüksek tansiyonlu gebeler evde dinlenmelidir. Yazın terleme ile vücudun su ve tuz ihtiyacı artar. Gebelikte tansiyon yüksekliği bulunmayan kadınlara tuz kısıtlaması doğru değildir. Yeterince alınmalıdır. Sıcaklarda, terleme ile kaybedilen sıvın yerine konulmalı, günde en az 2,5 litre içilmelidir. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde sık, sık ve az  yemek yemek yararlıdır. Gebeliğin son aylarında yağlı, ağır yemekler solunumu zorlaştırır” ifadelerini kullandı.

SIVI TÜKETİMİ ÇOK ÖNEMLİ

Gebelikte süt ve süt ürünlerinin tüketilmesi yararlı olduğu bilgisini veren Erkılıç, gerek protein ve gerekse minerallerin özellikle de kalsiyum bu yolla sağlanacağını söyledi. Taze meyve sularının da tercih edilmesi gerektiğine vurgu yapan Erkılıç, “Bilindiği gibi çoğu kutu meyve sularına, kolalı içeceklere, çabuk bozulmalarını önlemek amacıyla konulan kimyasal maddeler anne karnında gelişmekte olan bebeğe zarar verebilir; İçilmemelidir. Sıcakta terleme artar; bu deride mantar enfeksiyonlarını kolaylaştırır. Vücudun kıvrımlı bölgeleri kuru tutulmalı, sık sık ılık duşlar yapılmalı” şeklinde konuştu.

BOL BOL YÜRÜYÜŞ YAPIN

Gebelikte yürüyüş yapmanın önemine de değinen Erkılıç, “Yürüyüş için akşam serinliği seçilmeli. Yüzme tüm kasları çalıştırır, yararlıdır. Yeter ki yüzülen suda hastalık yapıcı mikroplar bulunmasın. Ve bronzlaşmak için güneşlenme önerilmez. Ayrıca kaplıca, hamam, saunaya girmek uygun değildir. Her zaman ama özellikle terliyken klima ya da vantilatör karşısında serinlemek hastalığa doğrudan davetiye çıkartmak demektir. Yaz aylarında araçlarla daha çok gezilir. Beklenmeyen riskler, gezi sırasında evde otururken yaşanılacak olanlarla aynıdır. Son 3 aya dek araçla gezmekte sakınca yok. Son 2 ayda, kan dolaşımının hareketlenmesi için 2-3 saatte bir araçtan inerek, 10 dakikalık yürüyüşler yararlıdır” ifadelerini kullandı.

GEBELİKTE NASIL GİYİNİLMELİ?

Erkılıç son olarak terlemeyi asgari düzeye indirecek hafif kıyafetlerin tercih edilmesini söyleyerek, “Dar blujeanler, sentetik kumaşlar, sıkı ve kullanımı zor iç çamaşırları sağlıklı değildir. Teri emme özelliğine sahip, pamuklu kumaşlar tercih edilmeli. Gebelerde sıcak havalarda ayaklar daha fazla şişme eğilimindedir. Artan beden yükü ile birlikte ayaklara daha fazla yük yükleneceğinden, mümkünse yarım numara daha büyük ve rahat, terletici olmayan ayakkabılar seçilmelidir” dedi.

ARTUKLU HABER AJANSI