Tarih: 21.03.2017 09:02

ZAMANSIZ GELEN BEBEK DEPRESYONA NEDEN OLUYOR

Facebook Twitter Linked-in

 

Kadınların doğum sonrasındaki ilk yıl psikiyatrik hastalıklarla daha fazla karşılaştığına dikkat çekilirken, erken yaşta doğum yapan annelerin yüzde 30’unun, geçmişinde depresyon öyküsü olan kadınların ise yüzde 25’inin doğum sonrası depresyonuyla karşılaştığı ifade ediliyor. Doğum sonrası depresyonun sebeplerinin başında ise zamansız gelen bebek, işsizlik, sorunlu evlilikler geliyor.  

 

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Sebahat Turan, doğum sonrası depresyonun annelerde farklı olumsuz duygular yaşattığını belirterek,kadınlarda depresyon riskinin doğum sonrası dönemde, normal dönemlere göre ortalama 4 kat daha fazla olduğunu söyledi.

 

Anne olmanın yeni rolleri ve sorumlulukları beraberinde getirdiğine işaret eden Turan, “Kadınlar doğum sonrasındaki ilk yıl psikiyatrik hastalıklarla daha fazla karşılaşırlar. Depresyon bu hastalıklar açısından en sık görülenidirDoğum sonrası depresyonu tetikleyen bazı durumlar vardır. Kadının kendisinin ya da eşinin işsizlik sorunu, sosyal çevresindeki desteğin yetersizliği, evliliğinde yolunda gitmeyen bazı sorunlar, aile içinde yaşanan ölüm ve ayrılık gibi olaylar, zamansız gelen bebek, çocuk sayısının çok olması, zor ve riskli geçirilen bir gebelik dönemi depresyon öyküsü  riski artırabilir” dedi.

 

“BABAYI İLGİSİZLİKLE SUÇLAR”

 

Doktor Sebahat Turan, erken yaşta doğum yapan genç annelerde depresyon riskinin yüzde 30 gibi yüksek oranlarda seyrettiğine dikkati çekerek, “Geçmişte depresyon öyküsü olan kadınlarda doğum sonrası depresyonla karşılaşma riski yüzde 25’lerdedir” ifadelerini kullandı.  

 

Sebahat Turan, doğum sonrası sık görülmesine karşın çoğu kez tanısı konulamayan depresyonun belirtilerine ilişkin şunları kaydetti:

“Anne bebekle ilgilenmediği için suçluluk duygusu hissedebilir. Bebeğe yabancılaşabilir. Kendine ve bebeğe zarar verme endişesiyle suçluluk duygusuna kapılır. Bu anneler kendini aşırı yorgun ve yaşam enerjisini dipte hissedebilir. Bu durum aile ve sosyal çevresin de yaşam kalitesini bozar. Sürekli ağlamaklı bir halde dolaşır. Dikkatini toparlayamaz. Olaylar karşısında çok çabuk sinirlenerek öfke patlamaları yaşar. Çevresindeki insanları en çokta babayı bebeği ihmal etmekle ve ilgisizlikle suçlar. Depresyonla beraber içe kapanma, kimseyle konuşamama, eve kendini hapsetme ve insanlardan uzaklaşma başlar. Kişisel bakımını ihmal eder.”

 

TEDAVİSİ MÜMKÜN

 

Doğum sonrası duygusal değişimlerin kesin nedeninin bilinmediğini ancak tedavisinin mümkün olduğunu dile getiren Sebahat Turan, “Mecbur kalınmadıkça emziren annelere ilaç tedavisi önerilmez. Öncelikle psikoterapi ile anne rahatlatılmaya çalışılır. Bireysel terapi ya da grup terapisi, mümkün olduğunda anne ve babaya yönelik danışmanlık eğitimleri verilir. Daha ağır depresif durum ortaya çıktığında mutlaka tıbbi değerlendirme yapılmalıdır. Depresyona neden olabilecek tıbbi durumları dışlamak için tıbbi muayene, tetkikler ve gerektiğinde antidepresan veya antipsikotik ilaç uygulaması yapılabilir” dedi.

 

 

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —