Semih Hocaoğlu


GAZETECİ ARKADAŞ, BAYRAM SENİN NEYİNE

Bugün 10 Ocak. Halkı doğru bildirmek adına doğru bildiği yolda; * dur-durak bilmeden, * kimselere dayanma gereği duymadan, * eğilmeden-bükülmeden, * dik durarak, * meslek onurunu koruyarak,


GAZETECİ ARKADAŞ, BAYRAM SENİN NEYİNE

 

Bugün 10 Ocak.

Halkı doğru bildirmek adına doğru bildiği yolda;

* dur-durak bilmeden,

* kimselere dayanma gereği duymadan,

* eğilmeden-bükülmeden,

* dik durarak,

* meslek onurunu koruyarak,

* doğruya doğru-yanlışa yanlış demeyi kendine düstur edinerek görevini icra eden basın emekçilerinin hak ve hukukunu korumak adına, tam 63 yıl önce 10 Ocak 1962 tarihinde ihdas edilen yasa ile birlikte "Çalışan Gazeteciler Bayramı" olarak kabul edilmişken, 1971 askeri müdahale sonrasında; "bayram senin neyine" türküsü eşliğinde "Çalışan Gazeteciler Gününe" dönüştürülen gün.

Neredeyse yılın 365 günü çeşitli isimler altında "belirli gün" güzellemesiyle kutlanırken, gerçekten kutlanmaya değer birkaç günle birlikte ; yaşanmakta olan kaygan zeminde ayakta kalabilme mücadelesi veren basın emekçilerinin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü de erozyona uğramış durumda.

Öyle bir erozyon ki gazetecilerin uğradığı ;

sapla-samanın birbirinden ayrıştırılamadığı,

gazetecilik adı altında kimlerin neler yaptığı,

maskeli balo konseptinde, kimsenin kimseyi tanımadığı ortamda dolaşan bir figürana benzer oldu gazeteci.

Çok eskilere gitmeye gerek kalmaksızın baktığımızda,

son yıllarda hakim olan siyasi iklimdeki gazeteci manzaralarının da, diğer başka alanlarda olduğu gibi değişkenlik içinde olduğu görülür.

* Başkasının değirmenine su taşımaya "çalışmakta" olan gazeteci.

Bu kategorideki gazeteciler uçağın devamlı davetlisi olup en makbul gazetecilerdir şu anda. Süreç içinde milletvekili olma şansları bile var,

* Taraf olmasan bertaraf olursun baskısına rağmen, istenen tarafta olmayı kabul etmediği için bertaraf olup, iş bulamadığından "çalışamayan" gazeteciler,

* Gazeteciliği gerçek doğrultuda yaparak doğruları ve yanlışları çekinmeden yazdığı veya konuştuğu için, hak-hukuk gözetmeksizin özgürlükleri kısıtlanmış tutuklu ve hükümlü gazeteciler,

* Suya sabuna dokunmadan, çalışıyor gibi yaparak "çalışan" gazeteciler,

* Çalışmak için çalışmaya "çalışan" gazeteciler,

" Sayıları az da olsa ; yapmakta olduğu işin bilincinde,

meslek onurunu düşünen, kalemini toplumun menfaatleri doğrultusunda kullanan,

doğruluktan ayrılmadan yanlışları dile getiren,

kişisel çıkarlarını alet etmeyerek mürekkep tüketen ve mesleğinin gereğini korkmadan ve çekinmeden, eğilip bükülmeden yapmakta olan Çalışan Gazetecilere, özgürlüğü elinden alınmış ve tutuklu bulunan gazetecilerle birlikte selam olsun...

 

SEMİH HOCAOĞLU-MARDİN