MARDİN KALESİ ELEKTRİK SORUNU VE DE GAP...
Tam yazacakları konulara odaklanmış, yazma aşamasına gelmiş köşe yazarlarının ; önemli bulduğu bir değerlendirme yazısını, bu yazıya yapılmış yorum ve eleştirileri, bazı haberleri gördüklerinde, öncelik sırasını bozmaları sıkça yaşanan bir durumdur.
Benim de bir kez daha öyle oldu.
Prof.Dr.Mustafa Öztürk Hoca'nın ; medreseler ile ilgili iki nefis yazısı sonrası, Mardin Kalesi konulu aynı güzellikteki yazısı ve bu yazıya yapılmış bazı yorumlar ile Milletvekili Sayın Faruk Kılıç'ın, Mardin'deki elektrik sorununu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a aktardığı ile ilgili haberi, yazı önceliğimin önüne geçti.
Her ne kadar, iki ayrı konu gibi görünse de ; Mardin Kalesi'nin halka açılması ve Mardin'deki elektrik kesintileri ile GAP Sulama Kanalları sorunu, sürekli birlikte gündem oluşturduğu için, aynı yazı kapsamında ele alınması uygun olur.
Yıllar yılıdır dillerden düşmeyen, kulaklardan eksik olmayan her iki konu, siyasilerimizin en gözde argümanı oldu.
Adaylık sürecinde ;
Mardin Kalesi'nin halka açılıp turizme kazandırılması ile elektrik kesintilerinin giderilmesi ve GAP Sulama Kanallarının tarıma kazandırılması konusunun öncelikli hedefleri olduğunu, seçilmeleri durumunda her iki sorunun da ivedilikle çözümlenmesi için var güçleriyle çalışacakları sözünü verenler, seçilmeleri sonrasında ;
*konunun takipçisi olduklarını,
*ilgili bakanlıklara taşıdıklarını,
*bakan beyden söz aldıklarını,
*çözümlenmesi konusunda gereken talimatların verildiğini,
*gerekli ödeneklerin sağlandığını seneler boyu söyleyip durdu ve aynı söylemler devam ediyor.
Onlarca siyasi, 20 seneyi aşkın süredir aynı argümanı kullanarak, aynı söylemlerde bulunmasına rağmen çözüm getiremezken, bekleyip görelim ;
gelecekte de kaç siyasi arkadaşı aynı teranelerle meclise taşıyacağız ?
Mustafa Öztürk Hoca'nın, daha çok tarihi perspektifle ele alıp değerlendirdiği Mardin Kalesi'ne aktüel açıdan iki aşamadan bakmak lazım :
* Mardin Kalesi kazı çalışmaları,
* Mardin Kalesi'nin halka açılması.
Dara ve Boncuklu Tarla'da olduğu gibi, Mardin Kalesindeki kazılar da yeterli ödenek sağlanmadan üniversite ekiplerinin mütevazi çalışmaları ile yürütülmekte.
Oysa, gereken ödeneğin tahsisi ile ciddi manada yapılacak kazı çalışmalarıyla çok önemli varlıkları kültürel envanterimize çoktan sağlamış olurduk.
Seneler önce ;
İTÜ Öğretim Üyesi Hemşerimiz Prof.Dr.Yüksel Demir ağabeyimizin, AB destekli projesiyle Mardin Kalesi Kazı Çalışmaları için yurt dışından sağlanan ödenek, kaya düşmesi tehlikesinin giderilmesi amaçlı oraya aktarılmış, kazı çalışmaları ödeneksiz kalmıştı.
Adeta yılan hikayesine dönmüş Kale'nin halka açılması ve turizme kazandırılması konusu ise ;
ciddiyetten uzak ve yapılan yanlış temas ve girişimler nedeniyle bugüne kadar sonuçsuz kalmıştır.
Oysa ;
Konunun arzu edilen noktaya gelmesi, yani Mardin Kalesi'nin turizme kazandırılmasının önü yasal düzenlemeyle açılmış, ancak 19 yıldır yapılmış olan bu yasal düzenlemeden haberdar olmadıkları anlaşılan Sayın Vekillerimizin bu doğrultuda girişimlerini göremedik.
22.Dönem 4.Yasama Yılının 20 Ekim 2005 tarihli 10.Birleşiminde TBMM Genel Kurulu'na verilen ve kabul edilen "Askeri Yasak Bölge ve Güvenlik Bölgeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısına" göre :
18.12.1981 TARİH VE 2565 SAYILI ASKERİ YASAK BÖLGELER KANUNUN 5.MADDESİNE EK BİR FIKRA İLE KARA HUDUTLARI BOYUNCA TESİS EDİLEN ASKERİ YASAK BÖLGELERİN SINIRLARI KAMU YARARI BULUNMASI KAYDIYLA ; MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR VE TURİZM İLE SPOR AMAÇLI FAALİYETLER İÇİN GENEL KURMAY BAŞKANLIĞININ TEKLİFİ ÜZERİNE BAKANLAR KURULUNCA BAZI BÖLGELERDE KALDIRILABİLİR" kararıyla Mardin Kalesi'nin turizme kazandırılmasının önü tamamen açılmış oluyor.
Burada yapılması gereken tek girişim ;
Mardin meydanlarında defalarca Mardin Kalesi'nin turizme kazandırılacağı sözünü veren Sayın Cumhurbaşkanı'na bu sözlerini hatırlatıp, gerekli talimatın verilmesini sağlamaktı.
Yasa değişikliğiyle kazanılmış bir hakkı yerine getirme yerine, yapılmışsa eğer başka girişimlerde bulunmanın zaman kaybından başka birşey olmadığını görmüş olduk.
Öte yandan ;
seçim öncesi oy talebinde bulunurken çözeceklerine dair söz verdikleri, seçildikten sonra da "cek/caklarla" sürdürdükleri elektrik ve onunla bağlantılı GAP Sulama Kanalları hususunun somut olarak ele alınıp sonlandırılması beklentisi içindedir vatandaşlar.
Bir müddet önce ;
MKYK gibi partinin üst düzeyindeki bir eski milletvekilimizin görüşme şansı olmadığını ifade eder gibi konuyu mektupla Cumhurbaşkanı'na bildirdiğini belirttiği paylaşımı sonrası, Sayın Faruk Kılıç Vekilimizin yine aynı konuyu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a aktardığı şeklindeki bir başka haberden sonra, bu konunun vatandaşı mutlu edecek düzeyde sonlandığı haberini de almak dileğiyle.
SEMİH HOCAOĞLU-MARDİN