ABDULLAH ORTAÇ

Tarih: 01.11.2017 23:24

Sözünde Durmak

Facebook Twitter Linked-in

                                                          SÖZÜNDE DURMAK

 

 

Aslında 2 Kelimeden oluşan bu deyim çok önemli ve çok anlam yüklü bir deyimdir.İnsan, iman ve küfür de dâhil her şeyi içten karar verdikten sonra sözüyle dışa vurur. Buna göre söz ve fiiller insanın kişiliğini, kimliğini, ne olup olmadığını ve karakterini yansıtır. Herkes kendi durum ve mizacına uygun olarak söz söyler ve iş yapar. Bu durum Kur’an’da şöyle ifade edilir:


???? ????? ???????? ????? ???????????:

 

“De ki: “Herkes kendi (karakterine) yapısına uygun işler görür.”

(İSRA SURESİ – 84. AYET)

 

     Söz vermek ise, bir işi yapacağını söz verdiği insana kesinlikle bildirmek demektir. İnsanlara, söyledikleri sözlere ve bu sözleri yerine getirip getirmediklerine göre değer verilir. Verdiği sözü yerine getiren insan, doğru, dürüst, güvenilir, dini hassasiyeti bulunan ahlâk sahibi ve sözünün eri bir insandır. Sözünde durmayan ise yukarıda saydığımız ahlâki özelliklerden yoksun, doğruluktan uzak, kendisine itimat edilmeyen, her davranışında insanları kandırmaya yönelik davranışlar sergileyen, kişilik özellikleri oturmamış, şahsiyetten yoksun kimsedir. Söz, karşı tarafa verilen bir güvence ve teminattır. Verdiği sözü yerine getirmemek suretiyle karşı tarafı aldatmak, dini bakımdan çirkin bir davranış olduğu gibi, kendisine güvenen insanın bu güvenini boşa çıkartmak suretiyle o kimseye en büyük kötülüğü yapmak ve aldatmaktır.

 

     Söylediğimiz söze sahip çıkmak kendimize duyduğumuz saygımızı ifade eder. Söz verdiğimizde onu tutmak, en azından kendimize olan saygının bir gereğidir. Kişinin verdiği sözü tutması kendisine saygı duyduğunun göstergesi, kendisi üzerine doğru, dürüst ve güvenilir olduğuna dair şahitlikte bulunmasıdır. Eğer bir kimse verdiği sözü tutmuyorsa bu insan, ilk başta kendisine saygı duymuyor, kendisi hakkında yalan şahitlikte bulunuyor, doğru ve dürüst olduğuna kendisi dahi inanmıyor demektir. Böyle bir kimsenin başkalarının kendisine inanmasını ve saygı duymasını beklemesi nasıl mümkün olabilir? Şurası bir gerçektir ki kendisine saygısı olan, iman, ahlâk ve şahsiyet sahibi insan, verdiği sözü yerine getirir. Sözünde durmayan insan, tutulmayan her sözün kendisine duyulan saygıyı, güveni bitireceğini bilmelidir. Tutulmayan sözlerle birlikte kişi, diğer insanların gözünde olduğu kadar, kendi gözünde de değersizleşmeye, güvenilmez olmaya başlar. Doğruluk, dürüstlük ve güvenirliliğini kaybetmiş, defalarca söz verip tutmamış, bunu alışkanlık hâline getirmiş, kendisine itimat edilmeyen kimseler, ahlâkî bakımdan çürümüş ve tükenmiş kimselerdir. Şunu unutmamak gerekir ki, Hz. Peygamber (SAV)’in“EL-EMİN” “GÜVENİLİR” sıfatıyla düşmanları tarafından bile anılması verdiği sözü tutması sebebiyledir.

 

     Verdiği sözü tutmak, onurlu olmanın gereğidir. Kişiliksiz insan, ne söylerse söylesin, çıkarını gördüğü noktada bir rüzgârgülü gibi anında dönüş yapabilir sözünden. Bütün olumsuz şartlara rağmen verdiği sözü yerine getiren, sözüne sahip çıkan kimse erdemli, onurlu, sözünün eri bir insandır toplum içinde. Sözünün eri olmak, güvenilir olmak, hayatta paradan, maldan, makam ve mevkiden, kısaca her şeyden daha kıymetli ve önemlidir. Çünkü bütün bu maddi şeyler kaybedilince tekrar elde edilebilir ama kaybedilen şey şahsiyet, saygınlık, kişilik vb. insanı onurlu kılan manevi değerler olursa, bunların yeniden elde edilmesi mümkün değildir.

 

 

     Verdiği söze sahip çıkmayan, sözünde durmayan kimsenin, halk açısından önemli kavramlar olan yiğitlik, mertlik, adamlık, onurluluk gibi olumlu özelliklerle anılması mümkün değildir. Onur duygusu ardan (utanmaktan) gelir der atalarımız. Onuruna sahip çıkan birisi onu çiğnetmemek, insanlar karşısında utanç duymamak için söylediklerine bağlı kalır. Söz senettir, hayvan yularından, insan sözünden tutulur, er olan sözünde durur, söz namustur, söz verme, verdinse dönme! söz ağızdan çıkar, Allah bir, söz bir, tükürdüğünü yalamak (verdiği sözden dönmek) yiğide yakışmaz vb. atasözleri de, sözünde durmanın ne denli önemli olduğuna işaret etmektedir.

 

 

İnsanlar karşıdakine verdiği sözleri çok özenle söylemeli veremeyecekleri, yerine getiremeyecekleri, yapamayacakları şeyler için kesinlikle söz vermemeli, karşısındakileri aldatmamalıdır.

 

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —